Baba : Matt Grey
Anne : Adaline Grey
Büyükbaba : Mike Beck
Kız Kardeş : Maria Grey
Milliyet : Amerika
Boy : 6`3
Amon Grey,Valentineda 1870 tarihinde Hristiyan bir ailede doğmuştur . Küçüklüğünden beri büyükbabası tarafından zencilere ve diğer kendi ırkından olmayan kişilere karşı kinli ve düşmanca bir tutumla yetiştirildi . Valentine kültürü ve Hristiyan öğretileriyle büyüyen Amon, Kız kardeşine saldıran bir zenci yüzünden zencilere ölümcül bir düzeyde ırkçılık gütmeye başlamıştı .Annesi ve babası tarafından ırkçılığın hristiyanlıkta yerinin olmadığını anlatmasına rağmen büyükbabasının fikirlerinin buyruğu altında kalmıştı Amon . Bu tutum, onu zamanla daha da radikalleştirdi ve çevresindekileri etkilemeye başladı.Amon'un illegal eylemlere başlaması da bu tutumundan kaynaklanıyordu. Diğer ırklara karşı duyduğu öfke ve aşağılama hissi, onu yasadışı eylemlere sürükledi. Özellikle, Amerikalı olmayanlara ait iş yerlerine ve evlere zarar verme, onları tehdit etme gibi eylemler yaparak kendi ideolojisini yaymaya çalıştı.Ancak, bu tutumunun ona getirdiği avantajlar kadar dezavantajları da oldu. Çevresindeki insanlar tarafından dışlanmaya başladı ve hedeflerine ulaşmak için daha fazla yasadışı eyleme başvurmak zorunda kaldı. Bu durum, onu daha da yalnızlaştırdı ve içsel çatışmalar yaşamasına neden oldu.Amon, Valentine'deki hedeflerine ulaşmak için her türlü yolu denedi, ancak yaptığı yasadışı işler onu sürekli olarak tehlikeyle karşı karşıya bıraktı. Sonunda, Amerikalı olmayanlara karşı duyduğu öfke ve nefretin, kendi hayatını da mahvetmeye başladığını fark etti. Ancak, içindeki bu duyguları kontrol etmek ve değiştirmek için çok geç olduğunu düşündü.Amon Grey, yaptığı yasadışı işlerin ve ırkçı tutumunun hayatını nasıl mahvettiğini fark ettiğinde içsel bir çatışma yaşadı. Önceleri sadece Amerikalı olmayanlara karşı önyargılıydı, ancak zamanla bu tutumunun kendisine ve çevresine zarar verdiğini gördü. Artık içindeki öfkeyi kontrol edemediğini ve bu yolda ilerleyerek daha da yalnızlaşacağını anladı.Bu içsel çatışma onu derin bir düşünce ve vicdan muhasebesine sürükledi. Bir gün avdayken Amonu bir yılan ıssırdı . Acıdan kıvrandıran zehri ile kıvranarak kendini bir patikaya atmıştı . Yardım çığlıklarıyla bağıran Amonun yardımına bir zenci geldi . Ölümün sınırında olmanın verdiği çaresizlikle adamdan merhamet diledi . Zenci yılanın ıssırdığı yerden zehri emim tükürmüştü , sonrasında Amonu atın arkasına koyara Valentine doktoruna götürdü . O gün kendisine yardım edenin bir beyaz değil kokuşmuş bir zenci olduğunu görünce kendini sorgulamaya başladı Yaptığı hataların farkına vararak pişmanlık duymaya başladı ve geçmişteki yanlışları telafi etmek için bir şeyler yapma isteği arttı. Ancak, çevresindeki insanların ona olan güvensizliği ve yarattığı korku atmosferi, bu isteğini gerçekleştirmesini zorlaştırıyordu.Sonunda, Amon Grey, geçmişte yaptığı hatalardan ders alarak yeni bir sayfa açmaya karar verdi. Artık ırkçı ve yasadışı eylemlerden vazgeçerek, toplum için daha olumlu bir rol modeli olmaya çalıştı. Bu süreçte, özür dilemek ve hatalarını telafi etmek için adımlar attı. Ayrıca, çevresindeki insanlara da bu yeni düşünce tarzını benimsemeleri konusunda örnek olmaya çalıştı.Amon'un bu değişimi, çevresinde şaşkınlık yaratsa da, birçok kişi tarafından da olumlu karşılandı. Zamanla, Amon'un geçmişteki eylemleri unutulmaya başlandı ve yeni kimliğiyle toplumda kabul görmeye başladı. Bu süreç, Amon için zorlu olsa da, içsel bir barış ve huzur bulmasını sağladı. Artık, geçmişteki hatalarından ders alarak, daha iyi bir insan ve toplum üyesi olmaya kararlıydı.
İlk adım olarak, toplumda yarattığı korku ve endişeyi hafifletmek için çeşitli yardımlar yaptı.Bu süreçte, Amon içindeki ırkçı düşüncelerle mücadele etmek bir çok siyahi dost edinmişti. Bu arkadaşlarla geçirilen zaman , onun geçmişteki travmalarını ve yanlış inançlarını ele almasına yardımcı oldu. Ayrıca, toplumda daha iyi bir birey olma yolunda kendisine rehberlik etti.Amon, aynı zamanda, geçmişte zarar verdiği kişilere açık mektuplar yazarak özür diledi. Bu mektuplar, sadece geçmişteki hatalarını kabul etmekle kalmadı, aynı zamanda onların yaşadığı acıları anlama ve empati kurma çabasını da gösterdi.Amon'un bu çabaları, zamanla toplumda olumlu bir etki yarattı. İnsanlar, onun değişimini gördükçe ona olan güvensizliklerini azaltmaya başladılar. Amon ise, geçmişteki hatalarından ders alarak, daha iyi bir insan olma yolunda kararlı bir şekilde ilerlemeye devam etti. Artık, içindeki öfke ve nefret yerine, sevgi ve hoşgörüyle dolu bir hayat sürdürmeye odaklanmıştı. Ama tramvaları ve ırkçı tutumu bir yılan gibi kalbine dolanmış gibiydi . Bu yılan her an uyanabilir , zehrini akıtabilir veya kalbini ıssırabilirdi ...
Bölüm 1 KARANLIK GEÇMİŞİN KAPINI ÇALMASI Geçmişin karanlığı ile benliğine hesap vermekle günlerini geçiren amonun kulağına geçmişinden bir ismin buralarda olduğu geldi . Bu isim Kansasta beraber iş yaptığı Winchester dan başkası değildi . Madende karşılaşan ikili eski günleri yad ettikten sonra sohbet sohbeti açtı ve şu aralar ne yaptığını sordu kendisine . 2 isimde birbirinin karanlık işlerini biliyordu ve bundan dolayı sohbeti karanlık bir havaya sokmaktan hiç çekinmediler . Winchester onu kendi kampına götürdü arkadaşlarıyla tanıştırdı ve birkaç iş için teklifte bulunduktan sonra işe koyuldular . Kalbini çekip çevreleyen yılan dişini minnacık geçirip zehri kalbine akıtmıştı . Geçmişteki karanlık kişiliği tekrar iyi bir amaç uğruna gün yüzüne çıkmıştı . Beraber birkaç adamı kaçırıp gözdağı verdiler ve silahlarına, malzemelerine çöktüler . Günün sonunda 5 soygun ile bitiren Amon durumdan oldukça müteşekkir bir şekilde uyudu . Rüyasında çift başlı bir yılan gördü yılanın kafalarının birinden para Amonun ağzına düşüyo lakin diğer yılan zehrini ve dişini Amonun kalbine sokuyordu . Bunu bir mesaj olarak mı görmeliydi yoksa önünü göremediği bu karanlık yolda koşarak mı gitmeliydi ?
Bölüm 2 TÖKEZLEME
Grupla kamp alanını düzenlemek için bölge bölge gezdiler . En sonunda kendilerine uygun bir düzlük bulduktan sonra herkes çadırlarını kurmaya başladı . Çadırı için Manzaralı bir yer seçen Amon , yatağını ve kıyafetlerini çadırına özenle yerleştirdi . Kamp işleri bittikten sonra para kazanmak isteyince Winchester , Davis , Patrick Fisher ile birlikte soyguna çıktılar . Birkaç soygundan sonra doymayan grup daha fazlasını istiyordu . Valentine - Rhodes yolu arasında rayların yakınlarında bir fayton gören ekip silahlarını çekip arabanın yanına gittiler . Bağıra bağıra ellerini kaldırmaları için söylediler . Ama kişiler ateş açtı ve amonun atı vuruldu . Çatışmadan menzil olarak uzak kalan amon uzaklardan gelen adamların farkında değildi . Atla arkadaşlarının birinin atını vuran kişiyi vurduktan sonra çatışma seslerinin bittiğini farketti . Tam arkadaşlarından birini alıp kaçacakken gölgelerin arasından tüfekli birisi yaklaşıyordu . Amon sırtında arkadaşı varken tek elle dengesiz bir atış yapması sebebiyle ıskaladı . Ve gelen tüfekli adam Amonu yaraladı . Uyandığında Valentine hastahanesindeydi , etrafında bir sürü şerif ve süvari vardı . Gece karanlığında süvari mavisini ayırt edemeyen grup yanlışlıkla amerikan askerleri ile çatışmaya girmişti . Valentine Şerif ofisinden şeriflerin elinden alındıktan sonra kaleye bir yolculuk yapıldı . Kalede korkunç bir muameleden sonra yaptığı korkak taklidi ile hayatta kalma becerileri sayesinde tek bir dayak bile yemeden kalede cezasını mertçe itiraf etmesi sonucu cezasını çekerek ayrıldı . Valentine yakınlarında bir ağacın dibinde uyuduktan sonra bir rüya gördü . Rüyada bir Engerekle burun buruna baktıklarını dışardan bir göz olarak görüyordu . Engereğin kafası amonun yüzüne yakındı ama gövdesi ve kuyruğu amonun boynunu sarıyordu . Yılanın bir anda kendini ıssırması sonucu nefes nefese uyandı . Bunu bir uyarı olarak mı anlamalıydı yoksa yaptığı ve yapacağı şeylerin habercisi miydi ?
Bölüm 3 İNTİKAM VE DERS
Amon süvari kalesinde esirken bir yandan suçunu örtpas etmek için dört takla atıyordu . Yarbaya yağ çekmesi mi yoksa çok saf davranması mı onu kurtaracaktı ? Silah doğrultarak ona doğru yürüyen süvariyi vurduğu için bir yüzbaşı onun peşindeydi . Kendisini süvari kalesindeki ahıra götürmüştü orda eline kırbacı almış amonun arkasını döndürmüştü . Hayatta kalma içgüdüsü ile her şeyi itiraf etti ve karanlık yüzünden onların süvari olmadığını sandığını söyledi . Bu olaylar olurken arkadaşları ve kendi hakkında raporlar tutuluyordu . O sırada daha önceden Hill Morris e ırkçılık yaptığı için kasaba çıkışında vurduğumuz gruptan bir kişi de silahı alındığı için oradaydı . Bu adam Beyaz Saçlı , Sarı sakallı birisiydi . Cezalarını hücrede çekerken ellerini önde birleştirmiş sanki kafesteki aslanı izler gibi izliyordu . Adam gelip bir laf etmediği için grup ta laf etmedi ki işleri zorlaşmasın esirken . Cezaları biterken Süvari yarbayı geri sayım yapmaya başladı ve kaçmamızı söyledi . Amon da bir sebebi vardır diye koşarak gitti . Ama orda gitmeyen ve raporu için duran Patrick Fisher birkaç küfür duymuştu . O beyaz saçlı sarı sakallı adam amonun arkasından küfür etmişti . Fisher bunu Amona müsait olduğu bir zaman söyledi . Amonda onurunu korumak için adamı ettiği küfüre pişman edecekti . Adamı barın içinde süvarilerle sohbet ederken dışarıdan vurmuştu . Olay sonrası Süvariler ve arksında bu adam Amonu aramaya başlamışlar Amonun arkadaşlarından aldığı bilgiye göre . Amon kendi mekanında kaçak bir şekilde birkaç hafta geçirmek zorunda kalmıştı . Kasabalara girmiyor , suyunu nehirden ve yemeğini de avladığı hayvanlardan sağlıyordu . Olayın stresi ile derin uykular uyuyamayan Amon bu birkaç hafta rüya göremedi ve ortalığın biraz durulmasını bekledi .
Anne : Adaline Grey
Büyükbaba : Mike Beck
Kız Kardeş : Maria Grey
Milliyet : Amerika
Boy : 6`3
Amon Grey,Valentineda 1870 tarihinde Hristiyan bir ailede doğmuştur . Küçüklüğünden beri büyükbabası tarafından zencilere ve diğer kendi ırkından olmayan kişilere karşı kinli ve düşmanca bir tutumla yetiştirildi . Valentine kültürü ve Hristiyan öğretileriyle büyüyen Amon, Kız kardeşine saldıran bir zenci yüzünden zencilere ölümcül bir düzeyde ırkçılık gütmeye başlamıştı .Annesi ve babası tarafından ırkçılığın hristiyanlıkta yerinin olmadığını anlatmasına rağmen büyükbabasının fikirlerinin buyruğu altında kalmıştı Amon . Bu tutum, onu zamanla daha da radikalleştirdi ve çevresindekileri etkilemeye başladı.Amon'un illegal eylemlere başlaması da bu tutumundan kaynaklanıyordu. Diğer ırklara karşı duyduğu öfke ve aşağılama hissi, onu yasadışı eylemlere sürükledi. Özellikle, Amerikalı olmayanlara ait iş yerlerine ve evlere zarar verme, onları tehdit etme gibi eylemler yaparak kendi ideolojisini yaymaya çalıştı.Ancak, bu tutumunun ona getirdiği avantajlar kadar dezavantajları da oldu. Çevresindeki insanlar tarafından dışlanmaya başladı ve hedeflerine ulaşmak için daha fazla yasadışı eyleme başvurmak zorunda kaldı. Bu durum, onu daha da yalnızlaştırdı ve içsel çatışmalar yaşamasına neden oldu.Amon, Valentine'deki hedeflerine ulaşmak için her türlü yolu denedi, ancak yaptığı yasadışı işler onu sürekli olarak tehlikeyle karşı karşıya bıraktı. Sonunda, Amerikalı olmayanlara karşı duyduğu öfke ve nefretin, kendi hayatını da mahvetmeye başladığını fark etti. Ancak, içindeki bu duyguları kontrol etmek ve değiştirmek için çok geç olduğunu düşündü.Amon Grey, yaptığı yasadışı işlerin ve ırkçı tutumunun hayatını nasıl mahvettiğini fark ettiğinde içsel bir çatışma yaşadı. Önceleri sadece Amerikalı olmayanlara karşı önyargılıydı, ancak zamanla bu tutumunun kendisine ve çevresine zarar verdiğini gördü. Artık içindeki öfkeyi kontrol edemediğini ve bu yolda ilerleyerek daha da yalnızlaşacağını anladı.Bu içsel çatışma onu derin bir düşünce ve vicdan muhasebesine sürükledi. Bir gün avdayken Amonu bir yılan ıssırdı . Acıdan kıvrandıran zehri ile kıvranarak kendini bir patikaya atmıştı . Yardım çığlıklarıyla bağıran Amonun yardımına bir zenci geldi . Ölümün sınırında olmanın verdiği çaresizlikle adamdan merhamet diledi . Zenci yılanın ıssırdığı yerden zehri emim tükürmüştü , sonrasında Amonu atın arkasına koyara Valentine doktoruna götürdü . O gün kendisine yardım edenin bir beyaz değil kokuşmuş bir zenci olduğunu görünce kendini sorgulamaya başladı Yaptığı hataların farkına vararak pişmanlık duymaya başladı ve geçmişteki yanlışları telafi etmek için bir şeyler yapma isteği arttı. Ancak, çevresindeki insanların ona olan güvensizliği ve yarattığı korku atmosferi, bu isteğini gerçekleştirmesini zorlaştırıyordu.Sonunda, Amon Grey, geçmişte yaptığı hatalardan ders alarak yeni bir sayfa açmaya karar verdi. Artık ırkçı ve yasadışı eylemlerden vazgeçerek, toplum için daha olumlu bir rol modeli olmaya çalıştı. Bu süreçte, özür dilemek ve hatalarını telafi etmek için adımlar attı. Ayrıca, çevresindeki insanlara da bu yeni düşünce tarzını benimsemeleri konusunda örnek olmaya çalıştı.Amon'un bu değişimi, çevresinde şaşkınlık yaratsa da, birçok kişi tarafından da olumlu karşılandı. Zamanla, Amon'un geçmişteki eylemleri unutulmaya başlandı ve yeni kimliğiyle toplumda kabul görmeye başladı. Bu süreç, Amon için zorlu olsa da, içsel bir barış ve huzur bulmasını sağladı. Artık, geçmişteki hatalarından ders alarak, daha iyi bir insan ve toplum üyesi olmaya kararlıydı.
İlk adım olarak, toplumda yarattığı korku ve endişeyi hafifletmek için çeşitli yardımlar yaptı.Bu süreçte, Amon içindeki ırkçı düşüncelerle mücadele etmek bir çok siyahi dost edinmişti. Bu arkadaşlarla geçirilen zaman , onun geçmişteki travmalarını ve yanlış inançlarını ele almasına yardımcı oldu. Ayrıca, toplumda daha iyi bir birey olma yolunda kendisine rehberlik etti.Amon, aynı zamanda, geçmişte zarar verdiği kişilere açık mektuplar yazarak özür diledi. Bu mektuplar, sadece geçmişteki hatalarını kabul etmekle kalmadı, aynı zamanda onların yaşadığı acıları anlama ve empati kurma çabasını da gösterdi.Amon'un bu çabaları, zamanla toplumda olumlu bir etki yarattı. İnsanlar, onun değişimini gördükçe ona olan güvensizliklerini azaltmaya başladılar. Amon ise, geçmişteki hatalarından ders alarak, daha iyi bir insan olma yolunda kararlı bir şekilde ilerlemeye devam etti. Artık, içindeki öfke ve nefret yerine, sevgi ve hoşgörüyle dolu bir hayat sürdürmeye odaklanmıştı. Ama tramvaları ve ırkçı tutumu bir yılan gibi kalbine dolanmış gibiydi . Bu yılan her an uyanabilir , zehrini akıtabilir veya kalbini ıssırabilirdi ...
Bölüm 1 KARANLIK GEÇMİŞİN KAPINI ÇALMASI Geçmişin karanlığı ile benliğine hesap vermekle günlerini geçiren amonun kulağına geçmişinden bir ismin buralarda olduğu geldi . Bu isim Kansasta beraber iş yaptığı Winchester dan başkası değildi . Madende karşılaşan ikili eski günleri yad ettikten sonra sohbet sohbeti açtı ve şu aralar ne yaptığını sordu kendisine . 2 isimde birbirinin karanlık işlerini biliyordu ve bundan dolayı sohbeti karanlık bir havaya sokmaktan hiç çekinmediler . Winchester onu kendi kampına götürdü arkadaşlarıyla tanıştırdı ve birkaç iş için teklifte bulunduktan sonra işe koyuldular . Kalbini çekip çevreleyen yılan dişini minnacık geçirip zehri kalbine akıtmıştı . Geçmişteki karanlık kişiliği tekrar iyi bir amaç uğruna gün yüzüne çıkmıştı . Beraber birkaç adamı kaçırıp gözdağı verdiler ve silahlarına, malzemelerine çöktüler . Günün sonunda 5 soygun ile bitiren Amon durumdan oldukça müteşekkir bir şekilde uyudu . Rüyasında çift başlı bir yılan gördü yılanın kafalarının birinden para Amonun ağzına düşüyo lakin diğer yılan zehrini ve dişini Amonun kalbine sokuyordu . Bunu bir mesaj olarak mı görmeliydi yoksa önünü göremediği bu karanlık yolda koşarak mı gitmeliydi ?
Bölüm 2 TÖKEZLEME
Grupla kamp alanını düzenlemek için bölge bölge gezdiler . En sonunda kendilerine uygun bir düzlük bulduktan sonra herkes çadırlarını kurmaya başladı . Çadırı için Manzaralı bir yer seçen Amon , yatağını ve kıyafetlerini çadırına özenle yerleştirdi . Kamp işleri bittikten sonra para kazanmak isteyince Winchester , Davis , Patrick Fisher ile birlikte soyguna çıktılar . Birkaç soygundan sonra doymayan grup daha fazlasını istiyordu . Valentine - Rhodes yolu arasında rayların yakınlarında bir fayton gören ekip silahlarını çekip arabanın yanına gittiler . Bağıra bağıra ellerini kaldırmaları için söylediler . Ama kişiler ateş açtı ve amonun atı vuruldu . Çatışmadan menzil olarak uzak kalan amon uzaklardan gelen adamların farkında değildi . Atla arkadaşlarının birinin atını vuran kişiyi vurduktan sonra çatışma seslerinin bittiğini farketti . Tam arkadaşlarından birini alıp kaçacakken gölgelerin arasından tüfekli birisi yaklaşıyordu . Amon sırtında arkadaşı varken tek elle dengesiz bir atış yapması sebebiyle ıskaladı . Ve gelen tüfekli adam Amonu yaraladı . Uyandığında Valentine hastahanesindeydi , etrafında bir sürü şerif ve süvari vardı . Gece karanlığında süvari mavisini ayırt edemeyen grup yanlışlıkla amerikan askerleri ile çatışmaya girmişti . Valentine Şerif ofisinden şeriflerin elinden alındıktan sonra kaleye bir yolculuk yapıldı . Kalede korkunç bir muameleden sonra yaptığı korkak taklidi ile hayatta kalma becerileri sayesinde tek bir dayak bile yemeden kalede cezasını mertçe itiraf etmesi sonucu cezasını çekerek ayrıldı . Valentine yakınlarında bir ağacın dibinde uyuduktan sonra bir rüya gördü . Rüyada bir Engerekle burun buruna baktıklarını dışardan bir göz olarak görüyordu . Engereğin kafası amonun yüzüne yakındı ama gövdesi ve kuyruğu amonun boynunu sarıyordu . Yılanın bir anda kendini ıssırması sonucu nefes nefese uyandı . Bunu bir uyarı olarak mı anlamalıydı yoksa yaptığı ve yapacağı şeylerin habercisi miydi ?
Bölüm 3 İNTİKAM VE DERS
Amon süvari kalesinde esirken bir yandan suçunu örtpas etmek için dört takla atıyordu . Yarbaya yağ çekmesi mi yoksa çok saf davranması mı onu kurtaracaktı ? Silah doğrultarak ona doğru yürüyen süvariyi vurduğu için bir yüzbaşı onun peşindeydi . Kendisini süvari kalesindeki ahıra götürmüştü orda eline kırbacı almış amonun arkasını döndürmüştü . Hayatta kalma içgüdüsü ile her şeyi itiraf etti ve karanlık yüzünden onların süvari olmadığını sandığını söyledi . Bu olaylar olurken arkadaşları ve kendi hakkında raporlar tutuluyordu . O sırada daha önceden Hill Morris e ırkçılık yaptığı için kasaba çıkışında vurduğumuz gruptan bir kişi de silahı alındığı için oradaydı . Bu adam Beyaz Saçlı , Sarı sakallı birisiydi . Cezalarını hücrede çekerken ellerini önde birleştirmiş sanki kafesteki aslanı izler gibi izliyordu . Adam gelip bir laf etmediği için grup ta laf etmedi ki işleri zorlaşmasın esirken . Cezaları biterken Süvari yarbayı geri sayım yapmaya başladı ve kaçmamızı söyledi . Amon da bir sebebi vardır diye koşarak gitti . Ama orda gitmeyen ve raporu için duran Patrick Fisher birkaç küfür duymuştu . O beyaz saçlı sarı sakallı adam amonun arkasından küfür etmişti . Fisher bunu Amona müsait olduğu bir zaman söyledi . Amonda onurunu korumak için adamı ettiği küfüre pişman edecekti . Adamı barın içinde süvarilerle sohbet ederken dışarıdan vurmuştu . Olay sonrası Süvariler ve arksında bu adam Amonu aramaya başlamışlar Amonun arkadaşlarından aldığı bilgiye göre . Amon kendi mekanında kaçak bir şekilde birkaç hafta geçirmek zorunda kalmıştı . Kasabalara girmiyor , suyunu nehirden ve yemeğini de avladığı hayvanlardan sağlıyordu . Olayın stresi ile derin uykular uyuyamayan Amon bu birkaç hafta rüya göremedi ve ortalığın biraz durulmasını bekledi .